Bazı firmaların web sitelerini incelediğimizde kulağa hoş gelen şu ifadeleri bol miktarda görürüz: Güven, itimat, müşteri memnuniyeti, ürünün arkasında olmak, saygınlık, dürüstlük, kalite…
Gelin görkünki bir gün müşteri olduğunuzda bütün bunların koskoca bir balon olduğu gerçeğiyle karşılaşırsınız. Güvenin dürüstlüğün kartvizitlerdeki, web sitelerindeki boşlukları doldurmaktan başka bir işe yaramadığını görürsünüz. Öyle bir piyasadayız ki –bırakın beton kalıbını- kafamızda soru işareti olmadan yarım kilo leblebi alamaz olduk.
Beka olarak üç yıl önce yola çıktığımızda bunun farkındaydık. Şimdi müşterilerimizle bir yerlerde karşılaştığımızda rahatlıkla selamlaşıp hal-hatır sorabiliyoruz. Ve bunu çoğu zaman karşı taraf başlatıyor. Ve tanışıklıklarımız genellikle devam ediyor. Daha sonra yollarımız kesişse de kesişmese de müşterilerimizin kafalarında soru işareti olmadığını bilmek harika.
Para önemli değil, koşulsuz memnuniyet, alışverişten dostluğa gibi beylik cümleler yerine profesyonelliğin ve insan olduğumuzu unutmamanın, her zaman mütevazi olmanın yeterli olduğuna inanıyoruz …
